EtkinliklerGeleceğe ArşivGörünenin Ardı

Protestonun Adı: 13. İstanbul Bienali

eflux

13. İstanbul Bienali Mart ayında devam ettiği kamusal programının ilk gününde protesto edildi ve konuşmalar iptal oldu.

Gerçekleşen eylemin basın duyusuru şu şekilde:

” Basına ve Kamuoyuna

Bu etkinliğin internet sitesindeki duyurunun ilk cümlesinde; “Biz, kentli vatandaşlara nasıl hitap ediliyor?” diye soruyorlar.

Soruya bakın arkadaşlar? Kentli ve kentli olmayan vatandaş ne demektir? Biz söyleyelim ayrımcılığın ta kendisidir,

Kamusal alanlardaki sorunların, mücadelelerin de temeli bu ayrımcılık değil mi? Bu mücadeleleri görmüyor tabii İKSV? Bu mücadeleler her gün her yerde…

İktidar ve sermaye işbirliğinde tüm tarlalar, dereler, ormanlar, evler, sokaklar işgal edilerek, üzerlerine neler dikiliyor haberin yok mu İKSV? Türkiye’nin her yerinde insanlar, kendi kamusallıklarını aç kalmamak, barınmak, çevresiyle birlikte yaşamak için korumaya çalışırken sizler nereden bileceksiniz nasıl hitap edildiğini? Kentli olmayanlar kendi kamusallıklarını canı ile tartışıyor dışarıda. Kendi piyasa düzeninizle kurulan yapı, bunu görmenize izin verir mi? Vermez. Veremez.

Kamusal alan iktidar ve toplum çıkarlarının çatıştığı yerdir. Bu çatışma toplumların siyasi tarihindeki en temel taşlardan biridir.

Bu nedenle, işgalci olan kamusallığı tartışmaz. Sadece işgal eder. Kamusallığı tartışabilmek için iktidar ve sermayeden bağımsız olmak gerekir. İktidar ve sermaye işbirlikçisi İKSV, mücadele edenden, sokaktakinden rol çalmaya çalışma. Bu bienal hangi işgal edilmiş alanlarda neyi çözebilir, hangi direniş alanının açılmasını tetikleyebilir? Bu bienal göbeğinden bağlı olduğu düzenin içine dahil olmak için nasıl risk alabilir?

İstanbul’un her yeri uluslararası sermayedarlar için pazarlanırken, İKSV’ye göre kentli olmayan vatandaşların evleri legal yollarla işgal edilip yerlerine plazalar dikiliyor. Kentli vatandaşlar için mi bu bienal? Kentli vatandaş için yapılan bir bienal, sanatı kirletir. Kamusal alanda sanatıyla mücadale edenleri, sirke benzeyen bienalinizde teşhir etme planları yapmayı bırakın. Sirkinizde komik oluyorsunuz.

Bu zihinle İKSV neyi devreye sokmak istiyor? Neyi normalleştiriyor? Nereye güzellemeler yapıyor? Biz dediğiniz kimler? Sizden olmayanların bu kentte yaşam hakkı mı yok? Yaşam hakkını kim alır? Barbarlar mı? Barbar kim? “Biz” diyenler mi?

Barbarları dışarıda arayan İKSV; buraya size barbarları göstermeye geldik. Barbarın siz olduğunu birlikte çalıştığınız kurumların, savaş aracı ürettiğini, ülkenin geçmişini nasıl kirlettiğini, işbirlikçi hallerini size göstermeye geldik. Siz bienalci değilsiniz, darbecisiniz.  işgalcisiniz, barbarsınız.

Barbar sizsiniz. Bar bar bar bar

ArtHack

Bağımsız Sanatçılar 

Bağımsız Üniversite Öğrencileri

Emek Gençliği

Gündoğusu Sanat ve Düşün Topluluğu 

Güney Kültür Sanat ve Edebiyat Dergisi

Homur Mizah ve Karikatür Grubu

Halkevleri

Kamusal Sanat Laboratuvarı

Kent Hareketleri

Öğrenci Kolektifleri

Red Fotoğraf

Sosyalist Demokrasi Partisi “

 

13. İstanbul Bienali’nin konuyla ilgili açıklaması da şu şekilde:

“13. İstanbul Bienali’nin odak noktasını, siyasi bir forum olarak kamusal alan fikri oluşturuyor.
13. İstanbul Bienali, Şubat ayında başlayan “Kamusal Simya” başlıklı programı ve diğer tüm etkinlikleriyle, bağımsız ve özgür bir platform yaratmayı amaçlıyor. İstanbul Bienali’nin en önemli hedeflerinden biri, şiddet içermeyen her türlü eylem ve farklı düşünceye açık bir tartışma zemini oluşturmak. Farklı görüşlere ve diyaloğa açık yapısıyla İstanbul Bienali, her alanda ifade özgürlüğünü desteklemeye devam edecektir.”

Thomas Büsch

Filmmaker, Founding Member and Secretary General of diyalog, promotion of cultural exchange with Turkey. Since 2012 he is also project manager of InEnArt.

Leave a Reply